Paul Badura-Skoda, piyano

7 Mayıs 2016 19:30

PROGRAM:

  • W. A. Mozart : Fantasy D minör, K 397
  • W. A. Mozart : Sonata A minör K 310
  • F. Schubert: 4 Impromptus op. 90 D 899

*** ARA ***

  • F. Martin: Fantasy over Flamenco Rhythms
  • L. van Beethoven: Sonata in D minör op. 111

Paul Badura-Skoda, piyano

Paul Badura-Skoda bir simgedir. Viyana geleneğinin prestijli geçmişinin kazanımlarını müzik biliminin en son ve önemli keşifleriyle karşılaştırarak üstlenen hâlihazırdaki en ünlü temsilcisidir. Ayrıca, Edwin Fischer ve Wilhelm Furtwängler’in kişisel parlaklık ve zamanımızda eşi olmayan bir yaklaşım tazeliği ile canlandırılmış olan mirasçısıdır.

Paul Badura-Skoda sıra dışı bir kariyere sahiptir. Bu kariyer, medyanın etkilerinin henüz yaşanmadığı bir dönemde, konser turlarıyla plak kayıtlarında yeni tekniklerin sunduğu olanakların ittifak kurmasıyla başladı. Sanatçı plağı bir tanıtım aracı olarak kullandı. Amerikalı plak severlerinin ’klasikler’ repertuvarına ilgisi Badura-Skoda’nın plaklarıyla olmuştur. (Kastedilen Viyana Klasik Dönemi’nin müziğidir.) Genç müzisyenin Carnegie Hall’deki ilk konserinde kapalı gişe çalması onlar sayesinde olmuştur.

Paul Badura-Skoda’nın kariyerinde izlediği yol üzerinde durmaya değer. Edwin Fischer’in öğrencisiyken, kısa zamanda asistanı olur. 50’li yıllar döneminde, partnerleri Furtwängler, Karajan, Scherchen, Krips, Schuricht, Kubelik’tir. Yani Badura-Skoda Viyana’da iyice oturmuş bir gelenekten gelmektedir. Oysa sanatçının gelişmesi onu, ilk dinleyicilerini cezbettiği o tutkulu şiirinden hiç bir şey eksiltmeksizin, görüşlerini eserlere biçim ve ruh açısından artan bir sadakat yönünde değiştiren iki paralel yola yönlendirecektir. Bu ilk başta, müzik bilimidir. O dönemde elde bulunan metinler hata kaynadığından, Badura-Skoda el yazısı metinleri ve orijinal baskıları incelemeye başlar. Kütüphanelerde unutulmuş partisyonlar bulur, özel dergilerde makaleler yayınlar, « URTEXT» baskılar gerçekleştirir, Mozart ve Bach hakkında belgeli çalışmalar kaleme alır. Ancak, adının yorumlama tarihinin çok önemli bir aşamasıyla birlikte anılmasına neden olan en önemli inisiyatiflerinden biri, 1948 yılında zamanın müzik aletlerini keşfetmesidir.

Paul Badura-Skoda’nın yeteneğinin ortaya çıktığı repertuvar çok geniştir. Duyarlılık ve zarafetin en üst noktaya ulaştığı Viyanalı besteciler onun müzik dünyasının kalbindedir. Scarlatti’den çağdaş müziğe, yabancı olduğu eser yok gibidir. Brahms, Berg, Bartok, Debussy, Ravel ona gayet tanıdık gelir ve eserlerini sıcak, duygulandırıcı ve örnek bir biçimde icra eder. Badura-Skoda’nın müzikal hümanizması ve maneviyatı, Frank Martin ile karşılaştığında olağandışı bir muhatap bulmuştur; dostlukları iki eserin ithaf edilmesiyle somutlaşmıştır; Piyano ve Orkestra için 2. Konçerto (1970), ardından Flamenko ritimleri üzerine Fantezi (1974)

Yorumcu aynı zamanda bestecidir; zamanının dilinde yazılmış orijinal eserlerin yanında, Schubert veya Mozart’ın örneğin ünlü (sol el için yazılmış olduğundan bir kısmı eksik olan olan) Taç Giyme Töreni Konçertosu gibi bitmemiş eserlerini de tamamlamıştır. Sanatçı ayrıca Mozart ve Haydn konçertoları için kadans ve süsleme de yazmıştır. (Vienne, Doblinger)

Ve nihayet bir öğretmen olarak, otorite sahibidir. Dikkate değer bir pedagoji yeteneğine sahip olup büyük geleneğin ruhunu coşkuyla aktarmakta ve gençlere büyük sırların başlangıcını öğretmektedir: “Müzik çalmadan önce, güzel bir ses hayal etmek gerekir ve güzel bir sesin ne olduğunu öğrenmek için, büyük piyanistleri dinlemek gerekir. Cortot’yu dinleyin: piyanoya hiç vurmazdı. Çok farklı teknikleri olmasına rağmen, büyük piyanistler, Cortot, Kempff, Horowitz, aynı yöntemi kullanır: Melodiyi çalmak için büyük baskı uygularlar, parmaklar klavyeye çok yakındır ancak asla vurmazlar”.